İçeriğe geç
Anasayfa » Ekmeğinizi Nasıl Alırsınız?

Ekmeğinizi Nasıl Alırsınız?

Şişmanlık -tarihi belgelerden anladığımız kadarıyla- çok eski zamanlardan beri var olan bir durum. Ancak eski devirlerde yalnızca az sayıda insanı etkileyen ve çoğu zaman bir kozmetik sorun şeklinde algılanan şişmanlık, günümüzde artık insan sağlığını ciddi şekilde tehdit eden bir salgın hastalık halini aldı. Bugün bizim gibi ülkeler dehalkın yaklaşık üçte biri şişman ve bunun sonucu şişmanlığın neden olduğu hastalıklarda önemli oranda artış var. Bu durum hem sağlık harcamalarını aşırı derecede arttırıyor, hem de insanların yaşam kalitesini ciddi şekilde bozuyor.

İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. İlhan Satman’ın yaptığı TURDEP çalışması, ülkemizdeki şişmanlık ve şeker hastalığı sıklıkları konusunda elimize oldukça ayrıntılı veriler sundu. Çalışma Türkiye genelinde 15 ilde 12 yıl arayla iki kez yapılarak artış hızları sağlıklı bir şekilde dökümante edildi. Bu sonuçlara göre bu 12 yıllık süre içinde 20 yaş üstü populasyonda şeker hastalığı oranının iki kata yakın artarak {e0a8e66316dc8f5d591ba55bcacf7338a4d87a0882161bf818f1807d6da55e8f} 13’ü geçtiği görüldü. Yine bu dönem içinde şişmanlık oranı da artarak kadınlarda {e0a8e66316dc8f5d591ba55bcacf7338a4d87a0882161bf818f1807d6da55e8f} 32’den {e0a8e66316dc8f5d591ba55bcacf7338a4d87a0882161bf818f1807d6da55e8f}44’e, erkeklerde ise {e0a8e66316dc8f5d591ba55bcacf7338a4d87a0882161bf818f1807d6da55e8f}13’den {e0a8e66316dc8f5d591ba55bcacf7338a4d87a0882161bf818f1807d6da55e8f}27’ye kadar yükseldi. TURDEP çalışması sonuçlarının benim yaşadığım Karadeniz bölgesini ilgilendiren başka bir yönü ise çalışma yapılan 15 il arasında şeker hastalığı oranının en az olan ilin Trabzon olması. Türkiye ortalaması {e0a8e66316dc8f5d591ba55bcacf7338a4d87a0882161bf818f1807d6da55e8f}13’ün üzerinde iken, bu oran Trabzon ilimizde {e0a8e66316dc8f5d591ba55bcacf7338a4d87a0882161bf818f1807d6da55e8f}9 civarında bulundu. On iki yıl önceki çalışmada böyle bir sonuç olmaması, aynı çalışma ve diğer bazı çalışmalarda elde edilen şişmanlık oranlarının bu sonuçla uyumlu olmaması ve SGK istatistiklerinin böyle olmaması gibi nedenlerle veriler bilim çevrelerinde tartışılsa da şu an elimizdeki geçerli sonuca göre ülkemizde şeker hastalığının en az görüldüğü il Trabzon. Bu durumun muhtemel nedenleri arasında şüphesiz ki beslenme şekli ve yaşam alışkanlıklarındaki değişiklikler var. Karadeniz’in engebeli coğrafi yapısı Karadeniz insanını otomatik olarak egzersize yöneltiyor. İnsanların genel olarak köy yaşamıyla barışık olması ve maddi durumu iyi olanların bile genellikle köyle ilişkilerini kesmemeleri tarla-bahçede harcanan enerjiyi arttırıyor. Yılın tümüne dağılmış bezelye, patates, mısır, kabak, fasulye ve domates-biber ekim zamanları, fındık ve çay toplama ve bahçeleme çalışmaları aslında modern tıbbın önerdiği egzersiz modelini büyük ölçüde karşılıyor. Yine özellikle belli bir yaş üstü kadınlarımızın -maddi duruma bakmaksızın- devam eden sığır besiciliği bir taraftan organik beslenmeyi sağlarken, diğer yandan hem bedensel olarak sarkopeniyi (kaslarda azalma) önlüyor, hem de psikolojik olarak kişileri  hayata bağlıyor.

Muhtemelen şeker hastalığı sıklığımızı azaltan önemli bir diğer unsur ise ekmek tüketimi. Doğu Karadeniz Bölgemizde bilindiği gibi ön planda ekşi maya ile üretilen ekmekler tercih edilmekte. Aslında ekmek veya daha geniş anlamda buğday konusu halen bütün dünyada tartışılmakta. 1940’lardan sonra üretimi arttırmak adına geliştirilen melez buğday çeşitleri pek çok ülkede yerli tohumların azalmasına yol açtı. Yerli buğday çeşitlerinin hem verimliliği az, hem de ekmek sanayisinde kullanıma elverişli değiller. Öte yandan buğdayın lezzetini arttırarak, raf ömrünü uzatmak ve ekmek üretim ustalığını kolaylaştırmak adına değirmen aşamasında kepek ve ruşeym kısımlarının ayrılması, kalan beyaz unla yapılan ekmeği çok daha sağlıksız hale getirmekte. İlimizde büyük ölçüde ekşi maya kullanılıp, yoğurma süresi kısa tutulan ve daha uzun süre fermente edilerek daha uzun sürelerde pişirilen Trabzon Ekmeği muhtemelen kan şekeri ve insülin salgılanmasını daha az arttırarak şekeri önlüyor olabilir. Yine yoğurt ve kefir gibi probiotik ve fermente diğer gıdalarda olduğu bağırsak florasına olumlu etki yapması da ihtimal dâhilinde. Ülkemizde son derece yaygın şekilde kullanılan hazır mayalarla ilgili ise pek çok söylenti var. Hazır maya sektörü bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de tekel halini almış durumda ve yalnızca birkaç firma tarafından üretilmekte. Yine dünya çapında genetiği değiştirilmiş organizmalar ile çok daha ucuz ve kullanışlı mayalar üretildiği biliniyor. Zor ve pahalı olan geleneksel ekşi maya tekniğinin faydalarıyla ilgili ayrıntılı bilimsel veriler ne yazık ki elimizde henüz yok. Bölgenin beslenme alışkanlıklarındaki bir diğer farklı uygulama ise yine fermente bir gıda türü sayılabilecek olan turşunun diğer yörelere kıyasla biraz daha fazla kullanılmasıdır. Aslında sirke ve türevlerinin kullanılması Peygamber Efendimizin (s.a.v) sünnetinde de gördüğümüz bir uygulama. Nitekim rivayetlere göre ekmekle beraber yiyecek bir katık sorduğunda kendisine sirke teklif edilince Peygamberimiz (s.a.v) “Sirke ne güzel bir katıktır. Allah’ım! Sirkeyi bereketlendir. Zira sirke benden önceki peygamberlerin de katığı idi. İçinde sirke bulunan ev, katık sıkıntısı çekmez”[1] demiştir. Sebep ne olursa olsun Trabzon’da şeker hastalığı oranı diğer 14 ilden daha düşük. Ancak son 12 yıldaki artıştan bizler de nasibimizi almışız ve 20 yaş üstü popülasyonda her 10 kişiden biri şeker hastası. Bu durumun önlenmesi için bilim adamlarına, idari makamlara, sivil toplum kuruluşlarına ve kanaat önderlerine büyük görevler düşüyor.

[1] İbn Mâce, Et’ime, 33, 3318.