ÂFÂKÎ SEYR

Bismillahirrahmanirrahim Allah Teâlâ ve Tekaddes Hazretlerine, zatı ihdiyyetine layık hamdü senâlar olsun ki bizleri kâinatın aslı olan Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v)’ya ümmet kılmıştır. Salât ve selâmlarımız âdemoğullarının efendisi olan Fahri Kâinat Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v)’ya, âl ve ashabı ile tâbiîn ve tebe-i tâbiîn üzerine olsun. Ayrıca diğer enbiya-i îzam ve resul-i kiram hazeratına, onların âl […]

İSRAF

              İsraf gereksiz yere harcamak… Cömertliğin aşırı derecesidir de denilebilir. Cenâb-ı Hak (c.c) Araf Sûresi’nin 31. Ayet-i Kerime’sinde mealen şöyle buyuruyor: “Ey Âdemoğulları her mescit yanında (her namaz ve tavaf vaktinde ziynetinizi alın, avret yerlerinizi örtmek için) güzel ve temiz elbiselerinizi giyin. Yiyin, için, fakat israf etmeyin. (Giyinip kuşanmakta ve yiyip içmekte aşırı gitmeyin.) […]

ÖLÇÜLÜ OL SELÂMETİ BUL

Benliğimizi, şahsiyetimizi ve bize ait her şey yitirmemizin adı olan; “garplılaşma”,  “avrupalılaşma”, “muâsırlaşma” ve “çağdaşlaşma” uğruna pek çok özellik ve güzelliklerimizi kaybettik. Kayıplarımızı da dün “gâvur” dediklerimizden ithalle telâfiye çalıştık. Bunun tabii neticesi olarak da; nice sıkıntılar ve müşkillerle yaşamaya mahkûm olduk.

İNSAN İSRAFI

         Kur’an-ı Kerim’de on yedi yerde israftan bahsedilmektedir. Bu ayetlerin üçü; yeme, içme noktasındaki israftan, yani eşyanın israfından bah­sediyor, kalan on dört ayette de insanın israfından bahsetmektedir.

İSRAF

Sağlığın önemli bir göstergesi ve ölçüsü olan vücut ısısının insan hayatındaki değerini herkes bilir. Otuz yedi derece olan normal ısı ibresi yavaş yavaş aşağıya veya yukarıya doğru ilerlemeye başladığında vücudun her uzvundan, her bölgesinden ağrılar, sızılar, halsizlikler şeklinde sinyaller gelmeye başlar otuz sekiz derecenin üzerindeki bir ısı neredeyse havale denilen şuur kaybına, daha sonra da […]

VAKTİMİZİ AZÎZ BİLMEK TÂATE SARF EYLEMEK

            Yüce Rabbimiz sayısız nimetlerini biz kullarına ihsan etmekte, şükredilen nimeti de arttıracağını müjdelemektedir. Hakkıyla kadir ve kıymeti bilinip şükredilmesi gereken nimetlerin başında da vakit gelmektedir. Çünkü Rabbimiz Kur’ân-ı Mübîn’inde bu büyük nimete,  Habîbi’nin yaşadığı Asr-ı Saâdete yemin etmektedir. En büyük zenginliğimiz Müslümanlığımız ve İslâm kardeşliğimizdir. En değerli sermayemiz de ömür günlerimizdir.

ÜMMETİN HASRETİ: ‘BİR ODA DOLUSU ADAM’

Zeyd bin Eslem’in babasından naklettiğine göre Ömer bin Hattab radıyallahu anh bir gün dostları ile otururken aralarında şöyle bir konuşma geçmiş: Ömer radıyallahu anh: ‘Haydi, herkes bir şey dilesin.’ demiş.  Oradakilerden biri: ‘Ben, şu oda dolusu gümüşüm olsun da onu Allah yolunda harcayayım isterim.’ demiş. Bir başkası: ‘Şu oda dolusu altınım olsun da Allah yolunda […]

KÖRLER MEMLEKETİNDE TEK GÖZLÜYÜ PADİŞAH YAPMAZLAR!

    Erbab-ı istida’dın kaderidir bu. Hüdai Nabit olarak yetişirler, cemiyetin inkişafı için gayret sarfeder, can verirler de kıymetleri takdir olunmaz. Onlar yine hadisâta sebepler penceresinden bakarak istikbal için çırpınıp dururlar, adeta kaderi değiştirmeye uğraşırlar. Aslında onlar da her cemiyetin layık olduğu biçimde idare olunacağını bilir. Ancak yürekleri elvermez de kendilerini gayeleri uğrunda helak etmekten […]

DİNİN SUNDUĞU TESELLÎ

          Hayat şartlarının ta bebeklikten itibaren her ferde birtakım nâiliyetler kadar mahrumiyetler ve külfetler de yüklediği malumdur. Bu külfetler ne kadar ağır olursa olsun onlara katlanıp isyan etmeyerek Cenab-ı Hakk’a karşı “rıza” halinde bulunabilmek dünyevî huzur ve sükûn için şarttır. Din, hayatı olduğu gibi kabul etmeyi emreder. Bununla beraber kabil-i ıslah olanları […]

-ÜSLÛB-I HAYAT- GÖRENE…

“Parmaklarım ayı gösterirken, ahmaklar parmaklarıma bakar”   Tibet atasözü