Osman ÖZTÜRK
ŞUURLU MÜSLÜMAN*
Bir Müslüman için her hususta ilk müracaat kaynağı olan, Kur’ân-ı Kerîm’e baktığımızda; insanoğlunun “şuur” meselesindeki za‘f ve ihmali gerçeği ile karşılaşırız. Demek oluyor ki Müslüman, şuur konusunda zaaf ve ihmalle karşı karşıyadır.
“Müslüman”la “şuur” yan yana geldiğinde çok tabii bir terkip oluşmuş olur. Yani, Müslüman şuursuz olamaz, şuurlu olan da zaten şuurunun gereği olarak Müslüman olmak durumundadır. Şu halde bir kimseyi; “Müslüman” diye tavsif ettiğimizde, zaten şuurlu demektir. Öyleyse acaba neden “Şuurlu Müslüman” kalıp ve kavramına ihtiyaç doğmuştur?
Daha fazlasını oku »ŞUURLU MÜSLÜMAN*KURTULUŞ PROJESİ: SALİH İNSAN
Allah varlıklar âlemini yaratmış, insanı… Daha fazlasını oku »KURTULUŞ PROJESİ: SALİH İNSAN
SADIKLAR”LA BERABER OLMA MECBURİYETİ
“Ey iman edenler, Allah’tan korkun da; “sâdıklar”la beraber olun.”[1]Daha fazlasını oku »SADIKLAR”LA BERABER OLMA MECBURİYETİ
“BANA NE DÜNYADAN”
“Hayat felsefesi” denen şey dünyaya hangi gözle baktığımızı ifade eder. Demek oluyor ki dünya sizin için neyi ifade ediyorsa hayattan anladığınız odur. İnsanların hayata bakış açılarını “millî kültür” şekillendirir. Millî kültürünün temel taşı ise “din”dir. Avrupalı veya Amerikalı iseniz hayat felsefenizin temel kaynağı “Hristiyanlık”, Japonsanız “Şintoizm”dir.
ESÂSÜ’L-MÜLK
“Adâlet” ve “kıst” kelimeleri müterâdif (eş manalı) kelimelerdir. Kur’ân-ı Mübîn’imizde bazen biri, bazen de diğeri kullanılmıştır. Adaletin zıddı ise zulüm ve haksızlıktır.
DÜNYA ve DÜNYALIKLARIN SEVGİSİNDEN TEVBE
“İnsanoğlu zayıf yaratılmıştır”1
“İnsanoğlu; aşırı zâlimdir ve çok câhildir”2
Daha fazlasını oku »DÜNYA ve DÜNYALIKLARIN SEVGİSİNDEN TEVBE
İZZETE GÖTÜREN YOL EMİR Bİ’L-MARÛF NEHİY ANİ’L-MÜNKER
Doğru ve güzel olanı emir (yerine göre tavsiye), yanlış ve kötüyü bertaraf ve uzaklaştırma yani nehy (yerine göre sakındırma). Tarif ve kısaca izahı bu. Ancak “Marûf” ve “Münker” in neler olduğunun kararını kim verecek? Tabiî ki; Rabbimiz verecek. Eğer bu karar insana bırakılacak olursa; iş içerisinden çıkılmaz bir hâl alır.
Daha fazlasını oku »İZZETE GÖTÜREN YOL EMİR Bİ’L-MARÛF NEHİY ANİ’L-MÜNKER
ALLAH’IN YARDIMI KİME?
Her mühim hususta olduğu gibi, bu hayatî konuda da suâlimizin cevabını; elbette doğru adreste aramak bizler için imanî bir zarurettir. Bu noktadan hareketle yola çıktığımızda şüphesiz ilk adres; Allah’ın Kitabı Kur’an-ı Kerîm ve Resûlullah’ın Sünnet-i Seniyye’sidir: “Ey mü’minler! Şayet Allah’a ve Âhiret Günü’ne iman ediyorsanız; bir şeyde anlaşmazlığa düştüğünüzde; Allah’a ve Resûl’üne yani Kur’an ve Sünnet’e başvurunuz”.
CİHAD ve İZZET
Kendisini istismar edenlerden hesap soracak kavramlardan birisi, hele de son zamanlardaki istismarı düşünürsek, belki de birincisi “cihad” kelimesi ve mefhûmudur. Bazıları çeşitli dünyevî gaye ve maksatlarla mezkûr kelimenin sözlük manasından yola çıkarak; bir “çaba ve gayret” olduğunu böyle olunca da her çalışmanın cihad demek olduğunu iddia ederek, hasis menfaatleri uğruna bu mübarek kavramı hiçbir dinî endişe taşımaksızın alabildiğine sömürmekteler. Diğer taraftan ise; bazıları meselenin kitabî ve hukûkî boyutunu hiçe sayarak, “günümüzde cihad deyince şunlar şunlar akla gelir” deyip bir türlü gerçek manasını telaffuz edemiyorlar.