Allah Teala Hazretleri Sözlerin En Güzelinde: “Bugün sizin dininizi kemâle erdirdim, size olan nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslâm’ı beğenip seçtim.”[1] buyurmaktadır. İslam’ın hadd-i zatında hiçbir eksiği ve fazlası yoktur. Mevcut olan her türlü eksiklik bizim kendimizde ve kendi Müslümanlığımızdadır. Çünkü Rabbimiz İslam Dini’ni kemâle erdirmiş, biz kullarına olan nimetini tamamlamıştır. İslam’ın her […]
Yazar: Hikmet ASLANTÜRK
Yüce Rabbimiz sayısız nimetlerini biz kullarına ihsan etmekte, şükredilen nimeti de arttıracağını müjdelemektedir. Hakkıyla kadir ve kıymeti bilinip şükredilmesi gereken nimetlerin başında da vakit gelmektedir. Çünkü Rabbimiz Kur’ân-ı Mübîn’inde bu büyük nimete, Habîbi’nin yaşadığı Asr-ı Saâdete yemin etmektedir.
Kalplerimizi İslam’a ısındırıp birleştiren, hidayetiyle bizi bu saadete erdiren, nimetleriyle donatan ve bizi din kardeşleri yapan Yüce Rabbimize hamdolsun.
Allah Teâla Hazretleri İslam’ın mesajına kulak verip tâbi olan kullarını Sözlerin En Güzeliyle şöyle müjdelemektedir: “Dinleyip/kulak verip de “sözün en güzeli ”ne tabi olanları müjdele. İşte Allah’ın hidayet nasib ettikleri onlardır ve aklı başında hareket edenler de bizzat onlardır.”[1]
Hakk yolunda ve iki cihan serveri sevgili Peygamberimiz’in İsr-i Mübarek’inde ve hizmetinde daim ve kaim olan, Efendimiz’i bize tanıtan, O’nun yolunda yürümemizde bize en güzel örnek olan, ömrünce Hakk’ın rızasını gözetip; Habib-i Ekrem’inin şefaatini talep eden, Sünnet’ini ihya yolunda uzak ve yakın demeden her hizmete sevdalanan, Peygamber aleyhisselam Efendimiz’in “Hasretim ve özlemim kardeşlerime kavuşmaktır.” diye müjdelediği, […]
Bütün nimetlerin ve güzelliklerin sahibi Cenab-ı Halik’ımızın en güzel kıvamda ve mükerrem olarak yaratmış olduğu insanoğlunun en büyük arzusu dünya ve ahiret saadetidir. Bu nimet ve saadet ise kâmil imanın semeresi, salih amelin, güzel hal ve ahlakın neticesi olarak elde edilir. Bu gerçek yegâne huzur ve saadet rehberi Kur’an-ı Mübin’de şöyle ifade edilmiştir: “Erkek olsun, […]
Yüce Rabb’imize bizi yaklaştıracak, rıza ve sevgisini kazandırıp nimetlerinin şükrüne vesile olacak, huzur ve saadet-i dareyne ulaştıracak manevi devalardan biri de hiç şüphesiz ibadetlerimizdir. Cenab-ı Hakk katındaki değer ve kıymetimiz ancak duâ ve ibadetlerimizle mümkündür. Çünkü hayat ve ibadet rehberimiz Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulmuştur: “De ki: Duâ ve ibadetiniz olmasaydı Rabb’im size değer verir miydi?”1
Yüce Rabbimizin en güzel surette yarattığı ve mükerrem kıldığı insanoğluna, en güzel örnek ve rehber olarak peygamberlerini irsal etmesi, son peygamberi Hz. Muhammed Mustafa aleyhisselam Efendimizi Kur’an’ın öğreticisi ve uygulayıcısı olarak göndermesi biz kulları için büyük bir lütuf ve şükredilmesi gereken büyük bir nimettir. Peygamberler; Allah tarafından seçilmiş, ilahi eğitimden geçmiş, onların hatadan korunması sağlanmış, […]
Cenab-ı Hakk biz kullarına sayısız nimetler bahşetmiştir ki; bunların en birincisi Hz. Muhammed Mustafa sallallâhu aleyhi ve sellem Efendimiz’i peygamber olarak göndermesi, bizlere yegâne huzur ve saâdet kaynağı yüce dinimiz İslâm’ı öğretmesidir.
Emânet, kendisine verilen her şeyi güzel muhafaza etmek, yerine göre kullanmak, vazifeyi ehline vermek ve hakkı sahibine teslim etmek demektir. Zıddı hıyanettir.