İçeriğe geç
Anasayfa » ŞUURLU BİR MÜSLÜMANIN ALAMAAT-I FAİKA VE FARIKALARI (ÜSTÜN VE AYIRICI İŞARETLERİ)

ŞUURLU BİR MÜSLÜMANIN ALAMAAT-I FAİKA VE FARIKALARI (ÜSTÜN VE AYIRICI İŞARETLERİ)

            Şuur:

Lügatta: Anlamak, idrak etmek, hissetmek, farkına varmak, sezmek … gibi manalara gelir. (Mu’cemü’ el-Lüga)

Müfessirlere göre, “şuur” kelimesinin manası çok geniş ve derindir. (Bkz. Elmalılı Tefsiri cilt:1 sayfa:223)

            Şuurlu bir müslümanın alametleri:

1- Her yapacağı işi ve ibadeti önce öğrenerek, sonra bilerek yapmak, daima ilmin amelden önce olduğunu iyi bilmek,

2- Üzerine düşen kulluk vazifelerini (namaz, oruç, zekât, hac gibi ibadetlerini) -vakti vaktinde ve yerli yerinde- kemâliyle yapmak,

3- Verilen sözü (bağlanma ve sözleşmeleri, meşru bir engel baş göstermedikçe) mutlaka yerine getirmek,

4- Allah’a karşı gelmekten sakınmak (emrettiklerini yapmak, yasak ettiklerinden uzak durmak), böylelikle inanılır, güvenilir durumda olmak,

5- Doğrularla beraber olmak, eğrilerin safında asla yer almamak, (fakat onları uyarmaktan, onlara doğru yolu göstermekten bir an geri durmamak),

6- İyilerle birlik olup, iyilik ve takvada yardımlaşmak, fakat günahta ve düşmanlıkta katiyyen yardımlaşmamak,

7- Dostluk kurduğu kimselere dikkat göstermek: Sadık dost ile dost görüneni ayırt etmek, birinin insanlığından zevk duymak, diğerinin -olabilir- zararından korunmak,

8- (Hele hele malen, aklen, bedenen gücü yetiyorsa) sahih bir nikâhla temiz bir aileden ve bulunması gereken vasıfları haiz biri ile evlenip, zürriyeti devam ettirmeye çalışmak (kısır bir kaya gibi oturmamak),

9- Dünyaya gelen yavrularına müslümanca (yani kalpteki imana şahit olacak, İslam edebinde, örtünde tanınmış) isimler koymak, isim silsilesini bozmamak,

10- Aile fertlerine karşı iyi davranmak, onları güzel idare etmek,

11- Ev halkının nafakasını, elbisesini, meskenini helalinden temin etmek,

12- Hane halkını himaye etmek (gelecek -maddi manevi- zararlardan, eza ve cefadan korumak)

13- Ev halkını sağlam bir iman ve itikada sahip kılmak,

14- Müslümanca giyim kuşamı öğretmek,

15- Temizliğe dikkati öğretmek, (üst başta, evde, sokakta, parkta, meydanda, umumi vasıtalarda, toplantı yerinde)

16- Güzel amel ve ibadetlere (namaza, oruca, hayra para vermeye) alıştırmak,

17- Hane içinde, karşılıklı sevgi ve saygıyı talim etmek,

18- Hane haricinde büyüklere, yaşlılara hürmeti telkin etmek,

19- Müslümanca selam vermeyi ve selam almayı belletmek,

20- Tatlı konuşmayı ve düzgün söylemeyi öğretmek,

21- Vaktin kıymetini öğretmek,

22- Helali haramı tanıtmak,

23- İsraftan kaçınmayı öğretmek,

24- Çocuklarını hem zamanına, hem zamanından sonraki zamana (gelecek dünyalarına) göre hazırlamak, uygun ve geçerli işler ve bilgilerle yetiştirmek, iş sahibi yapmak.

İşte bu gibi şeylerde ve vazifelerinde dikkatli olan bir müslüman, “Şuurlu Müslüman” demektir. Geri kalan (çocuklarına hayırlı yuva kurdurmak, torunlarına güzel isim verdirmek gibi) vazifeler bunlara kıyas oluna…