İçeriğe geç

Kişinin kendi canına kıyması ve organlarından bir organı telef etmesi günahı kebâir (büyük günah) dir. İntihar eden, hayata geri dönemeyeceği için, tevbesi de mümkün değildir.

Hayat, Allah Teâlâ’nın insana verdiği en büyük nimet ve emanettir. İnsana düşen vazife de, Allah Teâlâ’nın bu emanetini, O alıncaya kadar koruyup muhafaza etmektir. Bu hayata son vermek insanın kendi hakkı değildir. Şayet insan kendi isteğiyle canına kıyar, kendi ölümüne kendi karar verirse, Allah Teâlâ’ya karşı isyan etmiş olur. Cezası da cehennemdir.

Kur’an-ı Kerim’de, “Karşılıklı rızanıza dayanan alış verişin dışında mallarınızı aranızda, haram yollarla yemeyin. Ve kendinizi öldürmeyin. Şüphesiz ki, Allah size karşı çok merhametlidir.”[1] buyrulmaktadır. Merhametinden dolayı haram mal yemek ve kendinizi öldürmek suretiyle cehenneme gitmenizi istemez. Bu ayet-i kerimeye göre dört çeşit intihar vardır. Direk ve dolaylı yoldan ölüme sebebiyet verebilecek bütün hususlar buna dâhildir.

1-Kendi canınıza kıymayın. Dokunan bir zarardan, elden çıkan bir faydadan, öfkeden,   İntihar saldırısına girişmek de dâhil olmak üzere, bu hangi sebep ve bahane ile olursa olsun dinen haramdır. Bir de tehlikeli olduğu tecrübe ile sabit olan şeyleri yaparak, ölüme dolaylı yoldan sebebiyet vermek suretiyle ki; Trafikteki aşırı hızdan tutun, kırmızı ışıkta geçmeye kadar birçok husus sayılabilir. Amr ibni As, askeri bir keşif sırasında ihtilam olmuş, yukarıdaki ayete dayanarak, hastalanırım endişesiyle askere cünüp olarak namaz kıldırmış, bu husus Rasûlüllah’a (s.a.v) haber verildiğin de, o da buna ses çıkarmamış, tebessüm etmiştir.”[2]

2-Başkasını öldürmeyin. Yani başkasını öldürüp karşılığında kısas edilerek ölüme maruz kalmayın,

3- Kendinizi öldürmeyin. Yani Müslüman kardeşinizi öldürmeyin. Çünkü Hadisi Şerifte, “ Müminler tek bir can gibidirler.”[3]  buyrulmuş.

4- Haram mal yiyerek, günah işleyerek, tevbeyi terk ederek manen intihar etmeyin.

Hazreti Cabir’den nakledildiğine göre, Kendini ok temreni(okun başına takılan demir) ile intihar eden bir adamı Rasûlüllah’a namazını kıldırmak için getirdiler de, Rasûlüllah (s.a.v) onun cenaze namazını kılmadı.[4] Başka bir hadisi şerifte “ Sizden öncekilerden, yaralı bir adam, yarasına dayanamayıp intihar etti. Allah Teâlâ da; Kulum canının alınmasında benden önce davranıp kendini öldürdü. Bende ona cenneti haram kıldım.” [5] buyurdu. Çünkü canı veren odur. Alacak olan da, odur.

Yine bir başka hadis-i şerifte; “Bir adam kendini dağdan aşağı atar intihar ederse, kendini öğle yüksek yerden aşağı atar durur olduğu halde ebediyen cehennemdedir. Yine zehir içerek intihar eden, ahrette zehir elinde, onu yudumlamaya devam ettiği halde ebediyen cehennemdedir. Ve yine kendini bıçaklayarak intihar eden, ahirette bıçak elinde kendini bıçaklamaya devam eder olduğu halde, ebediyen cehennemdedir.”[6] buyrulmuştur.

İntihar etmek şöyle dursun, kişinin dua ederek ölümünü istemesi bile yasak edilmiştir. Rasûlüllah (s.a.v); “Gelen bir beladan dolayı sakın sizden biriniz ölümü istemesin. Şayet ölümü istemeye mecbur kalırsa, Allah’ım hayat benim için hayırlıysa beni yaşat. Şayet ölüm benim için hayırlıysa (o zaman) beni öldür .” [7] desin.

[1] – Nisa, 29

[2] – Alusi, 4-30

[3] -a.g.e, 4-30

[4] -Müslim, 3-66

[5] -Buhari, 5-290

[6] – Hazin, 2-74

[7] -Sübülüsselam, 184