“Âlimler yeryüzünün nur saçan kandilleri ve peygamberlerin halifeleridir.” Onlar insanları cehalet çukurlarından aydınlık tepelere çıkaran, eserleriyle bizlere rehber, hayatlarıyla misal olan birer kandildir. Onlara yakın olmak karanlık rüzgârların içimize estirdiği korkulardan emin olmamız, onlardan yüz çevirip uzaklaşmamız ise adım adım bâtıl karanlığına yürümemiz demektir.
Kandil mesabesindeki bu kıymetli insanların maddeten bu dünyadan ayrılmaları onların ışıklarından mahrum kaldığımız manasına gelmez. Te’lif ettikleri eserleri okumamız, fikirlerinden istifade ediyor olmamız bu kandillerin hâlâ bizleri aydınlattıklarının habercisidir.
Fakat bizler maalesef kendilerinden istifade ettiğimiz bu insanlara karşı gereken vazifelerimizi yerine getiremiyoruz. Çoğu hemen yanıbaşımızda ebedî istirahatgahlarına uzanmış bizleri beklerken, biz kabirlerinden dahi habersiz bir şekilde yanlarından geçiyoruz. Bu yazımızla başlayarak her sayıda çok yakınımızda bulunan fakat ilgisizliğimizden dolayı farkedemediğimiz bazı büyüklerimizin kabirlerini öğrenmeye çalışacak, onlara karşı ahde vefa vazifemizi bir nebze olsun yerine getirmeye gayret edeceğiz.
İşte bu kıymetli âlimlerden biri Şehzâde Mehmed’i Sultan Fatih yapan, İstanbul’un manevî Fatihlerinden Molla Gürânî Hazretleridir.
Molla Gürânî kimdir?
İsmi Şemseddin Ahmed b. İsmail’dir. Irak’ın kuzeyinde bulunan Şehrezûr’a bağlı Gûrân köyünde dünyaya geldi. İlk tahsilini memleketinde tamamladıktan sonra Bağdat, Hasankeyf ve Şam’da birçok âlimden ders aldı. Ardından Kudüs üzerinden 1431/ 835 yılında Kahire’ye gitti. Burada İbn Hacer Askalânî’nin öğrencisi oldu ve kendisinden icazet aldı. Kahire’de II. Murad dönemi âlimlerinden tanıştığı Molla Yegân vasıtasıyla padişah ile görüştü. Padişah tarafından önce Bursa’daki Kaplıca, ardından Yıldırım Medreseleri’nde müderris olarak görevlendirildi. Molla Gürânî 1443/847’de Manisa’da bulunan Şehzade Mehmed’in (Fâtih) hocalığına getirildi. İstanbul’un fethi sırasında padişahla birlikte bulundu. 1457/861’de hac farizasını yerine getirdi. 1480/885 yılında, o dönemde en yüksek ilmiye makamı olup daha sonra şeyhülislâmlığa dönüşecek olan İstanbul müftülüğüne getirildi. 1488/893 senesinde İstanbul’da vefat etti ve Aksaray semtinde kendi yaptırdığı caminin hazîresine defnedildi.
Molla Gürânî Hazretlerinin kabri, İstan-bul’da yaşayanların çok sık kullandığı bir cadde üzerinde. İstanbul Millet Caddesi’nde Topkapı-Aksaray istikametinde tramvay yolu üzerinde, Fındıkzâde otobüs durağının hemen arkasındaki Karamâni Pîrî Mehmet Paşa Camii’nin karşısındadır.
Osmanlı tarihinde önemli bir yere sahip olan bu büyük âlimi ziyaretinizde bizleri de hatırlamanız temennisiyle….