İçeriğe geç
Anasayfa » Arşiv Mustafa DEMİRKAN

Mustafa DEMİRKAN

ŞEYHU’L-KURRÂ HACI HAFIZ İSMAİL BAYRİ es-SİRÛZÎ (v.1972) ( Rahmetullâhialeyh )

Serezli Arif Efendinin mahdumu olan Şeyhu’l-Kurrâ Hafız İsmail Efendi 1905 senesinde İstanbul’da doğmuş, 1972’de İstanbul’da vefat etmiştir. Henüz idadiye tahsilinde iken kader-i ilâhi vuku bulan tramvay kazası neticesinde İsmail Efendi’nin iki ayağı da kesildi. Sol bacağı tamamen kalçadan, sağ bacağı ise kalçanın 25 santimetresine kadar kesildi. Dayısı Ahmet Şükrü Efendi, Fatih dersiâmlarından olup aynı zamanda şeyhu’l-kurrâ idi. Ahmet Şükrü Efendi, yeğenini himayesine alarak ona hıfzını ikmal ettirdi. Akabinde kifayet miktarı ulûm-ı Arabiyye ( sarf, nahiv, belagat, meâni ve bedi‘ ) bunun yanında ulûm-ı Şer’iyye (fıkıh, usûl-ı fıkıh, hadis, usûl-ı hadis, tefsir, usûl-ı tefsir ) ilimlerinde maharet kesbettirdi. Daha sonra ulum-ı Kur’an’ı sırasıyla aşere-i suğrâ ve aşere-i kübrâ ile onu mücehhez kılmış ve Hafız İsmail Efendi “kurrâ” vasfını elde etmişti. Bu tahsilleri elde ederken bir taraftan da hocasından aksetmiş olan ilimleri kendi akranlarına ve daha dûn olan arkadaşlarına vermeye çalıştı. Mu‘caz olduktan sonra almış olduğu ilm-i kıraati büyük titizlikle talebe-i ulûma aktarmış mu‘ciz vasfını da kazanarak “şeyhu’l-kurrâ” unvanını almıştır.

Daha fazlasını oku »ŞEYHU’L-KURR HACI HAFIZ İSMAİL BAYRİ es-SİRÛZÎ (v.1972) ( Rahmetullâhialeyh )

KIRAAT İLMİ NASIL GELİŞTİ

Kur’an-ı Kerim

Kur’an-ı Kerim Allah (celle celâluhü)’ın ezelî ve ebedî kelâmıdır. Cebrail (aley-hisselâm) vasıtası ile ins ü cinnin nebisi son peygamber Hazreti Muhammed Mustafa (sallallâhu aleyhi ve sellem) Efendimiz’e son kitap olmak üzere Arapça olarak indirilmiş mu’ciz bir Kanûnî Rabbâni’dir. Gerek cinler âlemi gerek beşeriyyet âlemi nâzil olunduğu andan itibaren kıyâmete dek birbirine yardım etseler dahi bir benzerini veya bir sûresinin benzerini meydana getirmekte âcizdirler. Bütün beşeriyyetin hayatına tatbîk olunmak üzere indirilmiştir. Bu vesile ile insanlık âlemini zulmetten nûra, dalâletten hidâyete, haksızlıktan adalete Allah (celle celâluhü)’ın izni ile çıkarır. Tilâvetiyle ibâdet, hayata tatbik edilmesiyle adalet elde edilmiş olur. Kim O’nunla hükmederse âdil olur; kim de O’ndan başkasıyla hükmetmeye kalkarsa kendisi de, hükmetmek isteği insanlar da sapıklığa düşer. Aleyhissalâtü ve’sselâm Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde: “Bu kitap sayesiyle nice kavimleri Allah (celle calâluhü) yüceltir ve nicelerini de zelil kılar.” buyurmaktadır. (Bu ilâhi kitabı hayatına tatbik eden fert, cemiyet ve milletleri Allah (celle celâluhü) yüceltir, aksini yapanları ise zelil kılar.)

Daha fazlasını oku »KIRAAT İLMİ NASIL GELİŞTİ